Denetimlerin ilk aşamasında Ağrılı iş insanlarına ait şirketler ile Can Holding grubuna yönelik geniş kapsamlı operasyonlar gerçekleştirilmişti.
Kulislerde şimdi ise yeni bir dalganın kapıda olduğu konuşuluyor.

KURGAN Sistemi Alarm Verdi

Edinilen bilgilere göre, Maliye Bakanlığı’nın yapay zekâ destekli analiz sistemi “KURGAN”, son haftalarda “yüksek riskli” kategoride yer alan yeni şirketleri tespit etti. Bu sistemin, vergi kayıtları, para transferleri, ihracat beyanları ve dijital ödeme trafiğini analiz ederek şüpheli hareketleri belirlediği biliniyor.

Kaynaklar, KURGAN’ın radarına takılan şirketler arasında Mehmet Atmaca Holding, Atmaca Elektronik, Kılıç Group ve Süper Group isimlerinin geçtiğini öne sürüyor.

Can Holding Operasyonu Sonrası İkinci Dalga mı Geliyor?

11 Eylül’de başlayan Can Holding operasyonu, 121 şirkete kayyum atanmasıyla sonuçlanmış, birçok yönetici hakkında “kara para aklama” ve “örgütlü dolandırıcılık” suçlamaları yöneltilmişti.
Bu operasyonun ardından Maliye müfettişleri, benzer finansal izleri takip ederek yeni bir “ikinci dalga” hazırlığına girişti.

İddiaya göre, ikinci aşama Ağrılı iş insanlarının ortak olduğu veya ticari ilişkiler yürüttüğü gruplara yönelecek. Bu kapsamda Mehmet Atmaca, MA Elektronik, Süper Group ve Kılıç Group isimleri öne çıkıyor.

Riskli Şirket Uyarısı: Maliye ve MASAK Ortak Çalışıyor

Mali Suçları Araştırma Kurulu (MASAK), Gelir İdaresi Başkanlığı (GİB) ve Hazine müfettişlerinden oluşan özel bir ekip, son 6 ayda “riskli işlemler” listesinde yer alan şirketleri tek tek mercek altına aldı.
Bu süreçte paravan şirketler, ihracat – ithalat dengesizliği, yurt dışına fon transferleri ve bağlı ortaklıklar üzerinden kayıt dışı gelir aktarımı gibi başlıklar üzerinde duruluyor.

Kılıç Group ve Süper Group için hazırlanan ön raporlarda, “ihracat beyanı ile fiili ürün çıkışı arasındaki farklar”ın tespit edildiği, Mehmet Atmaca Holding içinse “offshore hesaplar üzerinden yapılan finansal akış”ların incelendiği belirtiliyor.

Zincirleme Denetim Modeli

Bakanlık kaynakları, operasyonların tek bir şirkete değil, birbirine bağlı finansal ağlara yöneldiğini belirtiyor. “Zincirleme denetim” olarak tanımlanan bu modelde, bir şirketin denetimi sırasında tespit edilen bağlantılı firmalar da eş zamanlı olarak soruşturuluyor.

Uzmanlara göre, bu model kara para aklama ve vergi kaçırma faaliyetlerini gizleyen hiyerarşik ağların çözülmesinde etkili bir yöntem olarak öne çıkıyor.

Henüz Resmî Açıklama Yok

Hazine ve Maliye Bakanlığı yetkilileri, devam eden soruşturmalarla ilgili şu ana kadar resmî bir açıklama yapmadı. Ancak kulislerde, “önümüzdeki haftalarda ikinci dalga operasyonların başlayacağı” yönündeki iddialar giderek güçleniyor.

Kaynaklar, “özellikle ihracatçı görünümlü ancak üretim kapasitesi düşük şirketlerin” radar altına alındığını, vergi kaçakçılığı ile kara para aklama dosyalarının birbirine entegre şekilde yürütüldüğünü belirtiyor.