CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in Gaziantep ziyaretinde gazeteci Zerrin Erdoğan’a yönelik küçümseyici ifadeler ve partililerin fiziksel müdahalesi kamuoyunda büyük tepki çekti.

Gazeteciye küçük düşürücü sözler: “Arkanızda televizyon var, onu izleyeceğiz”

CHP lideri Özgür Özel, Gaziantep il yönetimiyle yaptığı görüşmelerin ardından Kilis ve Nizip programlarına geçti. Nizip Belediyesi’ndeki ziyaret sırasında Özel’i takip eden gazeteci Zerrin Erdoğan, kendini tanıtarak soru yöneltmek istedi.

Ancak Özel’in gazeteciyi dinlemek yerine,
“Hanımefendi, arkanızda televizyon ekranı var, onu izleyeceğiz.”
şeklindeki küçümseyici ifadeler kullandığı belirtildi.

Bu tutum, “basın özgürlüğü” vaadiyle dikkat çeken Özel’in söylemleri ile eylemleri arasındaki çelişkiyi bir kez daha gündeme taşıdı.

CHP’li danışmandan gazeteciye fiziksel müdahale iddiası

Skandal bununla da sınırlı kalmadı. CHP Nizip Belediye Başkanı Ali Doğan’ın danışmanı Mahmut Tülek’in çekim sırasında gazeteci Zerrin Erdoğan’a defalarca fiziksel temasta bulunduğu iddia edildi.

Tanıklara göre Tülek, gazeteciyi sürekli iterek yönlendirmeye çalıştı, çalışma alanını kısıtladı ve görüntü almasına engel oldu. Belediye çekim sorumlusu İrfan Aydoğdu’nun da bağırarak gazeteciyi baskı altına aldığı bildirildi.

Telefonunu masaya fırlattı

En büyük skandal ise toplu fotoğraf çekimi sırasında yaşandı. Gazeteci Erdoğan’ın bir görevliye uzattığı telefonun danışman Mahmut Tülek tarafından alındığı ve fotoğraf çekilmesine engel olunduğu belirtildi.

Erdoğan’ın “Telefonum sizde, lütfen verir misiniz?” demesi üzerine Tülek’in telefonu masanın bir ucundan diğerine fırlattığı ifade edildi.

Telefonun yere düşmesine neden olan bu hareket, hem basına hem de kadınlara yönelik büyük bir saygısızlık olarak değerlendirildi.

Ne Özel’den ne belediye başkanından özür geldi

Yaşanan skandalın ardından ne CHP Genel Başkanı Özgür Özel’den ne Nizip Belediye Başkanı Ali Doğan’dan ne de danışman Mahmut Tülek’ten özür gelmediği belirtildi.

Gazeteci Zerrin Erdoğan gazetemize yaptığı açıklamada duruma sert tepki göstererek şunları söyledi:

“CHP yıllardır AK Parti'yi basın baskısı üzerinden eleştiriyor ama aynı hataları kendileri yapıyor. Atatürk’ün emanet ettiği partiye bu çirkin davranış hiç yakışmadı. Bir gazeteciye ve bir bayana yapılan bu saygısızlık kabul edilemez.”

Erdoğan, telefonu fırlatılan bir kadın gazeteci olarak yaşadığı durumu şu sözlerle ifade etti:

“Telefonumu yeni aldım, kaba bir hareketti. Ben minyon bir yapıyım; uzun boylu biri olsam ne yapardınız?”

“Atatürk’ün CHP’si bu değil”

Yaşananları kınayan Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

“CHP’yi getirdikleri durum ortada. Atatürk’ün CHP’si bu şekilde yönetilemez. Bir gazeteciye yapılan saygısızlığı asla kabul etmiyorum.”

Olay, CHP’nin “basın özgürlüğü” söylemlerinin yine pratikte karşılık bulmadığı yönünde eleştirilere neden oldu.