0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Eski Sağlık Bakanı Dr. Fahrettin Koca tarafından kurulan Türkiye Eğitim Sağlık ve Araştırma Vakfı (TESA) bünyesindeki Medipol Üniversitesi, son yıllarda sağlık ve eğitim alanındaki büyümesiyle gündemdeydi. Ancak son aylarda üniversitenin adını duyuran gelişmeler, akademik başarılar değil, ödenmeyen maaşlar ve yatırılmayan sigorta primleri oldu.

2024 yılının Ekim ayında Medipol Üniversitesi Ankara kampüsünde görev yapan öğretim üyeleri, aralarında yaptıkları bir sohbet sırasında bazılarının sigorta primlerinin uzun süredir yatırılmadığını fark etti. e-Devlet üzerinden yapılan kontrollerde, akademisyenlerin büyük kısmının 1,5 ila 2 aydır sigorta primlerinin yatırılmadığı, bazı hocaların ise maaşlarının da ödenmediği ortaya çıktı.

Üniversite yönetimi ile defalarca görüşme yapan akademisyenlere, “rektörlük değişikliği, kadrolardaki geçişler, idari aksamalar” gibi gerekçeler sunuldu. Ancak sorun çözülmedi.

SGK’ya Şikâyet ve İlk Tepkiler

Kasım 2024’te bir grup akademisyen, yaşanan hak ihlallerini resmi makamlara taşımaya karar verdi. SGK’ya yazılı dilekçe veren öğretim üyeleri, sigorta primlerinin ve maaşlarının yatırılmadığını ayrıntılarıyla anlattı.

Dilekçede şu ifadeler yer aldı:

“Bu süre zarfında düzenli olarak derslere girmemize ve üzerimize tanımlanmış ders yükünü yerine getirmemize rağmen sigorta primlerimizin yatırılmadığı ve hak ettiğimiz ücretlerin ödenmediği tarafımızca tespit edilmiştir. Yaşanan bu hak ihlalinin giderilmesi, geçmişe dönük primlerin yatırılması ve maaşların ödenmesi hususunda gereğinin yapılmasını arz ederiz.”

SGK Soruşturması ve Üniversiteye Ceza

Şikâyet üzerine Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) 2024’ün Kasım ayında üniversite hakkında inceleme başlattı. 2025’in Şubat ayında ise SGK müfettişleri Ankara kampüsüne giderek öğretim üyeleri ile birebir mülakat yaptı.

Soruşturma sonucunda ortaya çıkan tablo vahimdi:

• 24 öğretim görevlisinden 11’inin sigorta primi yatırılmamıştı.

• 11 akademisyenin ise maaşları ödenmemişti.

• Bazılarının hem maaşı hem de sigorta primleri eksikti.

Bu bulgular üzerine Medipol Üniversitesi’ne idari para cezası kesildi. SGK, cezanın miktarını ve soruşturmanın devam edip etmediğini açıklamasa da üniversitenin iş kanunu ve sosyal güvenlik mevzuatını ihlal ettiği resmen kayda geçti.

Akademisyenlere Şok: İş Akitleri Yenilenmedi

Yaşanan ihlallerin ortaya çıkmasının ardından üniversite yönetiminin attığı adım, akademisyenler için ikinci bir şok oldu. 2025 bahar dönemi sonunda, SGK’ya beyanda bulunan öğretim üyelerinin sözleşmeleri yenilenmedi.

Böylece, haklarını arayan akademisyenler işsiz bırakıldı. Üniversite yönetimi bu kararı resmi bir açıklama ile duyurmadı; sadece sözleşme yenileme sürecinde ilgili akademisyenlere “yeni dönemde sizinle çalışılmayacak” bilgisi verildi.

Bir akademisyen, yaşadıklarını şöyle anlattı:

“Haklarımızı aradık diye cezalandırıldık. Sigorta primlerimiz yatırılmamış, maaşlarımız ödenmemiş. SGK da bunu tespit etti. Ama sonuçta biz işsiz kaldık. Bu durum sadece bireysel bir hak kaybı değil, aynı zamanda akademik özgürlüğün ihlalidir.”

Üniversiteden Resmi Açıklama Gelmedi

Konu basına ve sosyal medyaya yansıyınca, kamuoyunun gözleri Medipol Üniversitesi yönetimine çevrildi. Ancak üniversite tarafından bugüne kadar herhangi bir resmi basın açıklaması yapılmadı.

Üniversiteye yakın kaynaklar, “idari aksamalar” ve “bürokratik geçiş süreçleri” gerekçelerini öne sürse de, maaş ödemelerinin aksaması ve sigorta primlerinin yatırılmaması gibi temel iş hukuku yükümlülüklerinin bu gerekçelerle açıklanamayacağı vurgulanıyor.

Akademisyenlerden Hukuki Mücadele

Sözleşmeleri yenilenmeyen akademisyenler, hem ödenmeyen maaşları ve primleri hem de haksız fesih nedeniyle hukuki süreç başlatmaya hazırlanıyor. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ile YÖK’e de başvurular yapılacağı öğrenildi.

Akademisyenlerin avukatları, sürecin bir hak ihlali olduğunu belirterek şu ifadeleri kullandı:

“Bu durum, sadece iş hukuku açısından değil, akademik özgürlük açısından da ciddi bir sorun teşkil ediyor. Üniversite yönetimleri, eleştiren veya hakkını arayan akademisyenleri cezalandıramaz. Bu, akademiye duyulan güveni sarsar.”

Öğrenciler de Tepkili

Yaşanan olaylardan etkilenen yalnızca akademisyenler değil. Medipol Üniversitesi öğrencileri de derslerin aksaması ve bazı hocalarının üniversiteden ayrılması nedeniyle mağdur olduklarını dile getiriyor.

Bir öğrenci, sosyal medyada şu paylaşımı yaptı:

“Bizim eğitim hakkımızı da ihlal ediyorlar. Hocalarımızın maaşını ödemiyorlar, sigortalarını yatırmıyorlar. Sonra da işten çıkarıyorlar. Bu mudur kaliteli eğitim?”

YÖK ve SGK’nın Rolü

Yaşanan skandal, Türkiye’de özel üniversitelerin denetimi konusunu yeniden gündeme taşıdı. Yükseköğretim Kurulu’nun (YÖK) bu tür durumlarda ne kadar etkin rol alacağı tartışılırken, SGK’nın ceza kestiği halde neden caydırıcı yaptırımlar uygulamadığı da sorgulanıyor.

Eğitim sendikaları, bu olayın emsal teşkil etmesi gerektiğini savunuyor. Özel üniversitelerde çalışan akademisyenlerin güvencesiz çalışma koşullarına dikkat çeken sendikalar, “kamusal denetim” çağrısı yapıyor.

Akademik Özgürlük ve İş Güvencesi Tartışması

Medipol Üniversitesi’nde yaşanan olay, Türkiye’de uzun süredir tartışılan akademik özgürlük ve iş güvencesi meselesini de yeniden gündeme taşıdı.

Özel üniversitelerde çalışan akademisyenler, çoğunlukla kısa süreli sözleşmelerle görev yapıyor. Bu da hak arayışına giren hocaların sözleşme yenilenmemesi riskiyle karşı karşıya kalmasına yol açıyor.

Bu durum, akademisyenler üzerinde baskı unsuru oluşturuyor ve özgür akademik ortamın oluşmasını engelliyor.

Medipol Üniversitesi’nde ortaya çıkan maaş ve sigorta skandalı, sadece bireysel bir hak ihlali değil, aynı zamanda Türkiye’nin yükseköğretim sistemi açısından ciddi bir uyarı niteliğinde.

Haklarını arayan akademisyenlerin işten çıkarılması, SGK tarafından tespit edilen ihlallerin ardından ceza verilmesine rağmen mağduriyetlerin giderilmemesi, üniversitenin kamuoyu nezdinde itibarını zedeliyor.

Akademisyenler, SGK ve YÖK başta olmak üzere ilgili tüm kurumların daha şeffaf ve etkili adımlar atmasını bekliyor.